Mardin Nusaybin İlçesi
|
|
Tarihte adı Nisibis olarak geçmektedir. Türkiye- Suriye hududunun tam
üzerinde ve Suriye'nin Kamışlı Kasabasına bitişiktir. Nusaybin'in en az Mardin
kadar eski bir tarihi vardır. İlçenin Sümerler tarafından kurulduğu kuvvetle
muhtemeldir. Araplar buraya Nasibeyn yani ( iki nasip-iki kısmet ) derler. Tabak
gibi dümdüz ve ekime elverişli olan arazisi olan ilçede tahıl üretilmektedir.
Küçükbaş hayvan yetiştirilmekte, son yıllarda da pirinç, pamuk üretimine ağırlık
verildiği belirtilmektedir. Nusaybin' de Romalılar döneminden kalma bir Mar
Yakup Kilisesi ile bu kilisede Süryani Azizlerinden Mar Yakub'un Mezarı
bulunmaktadır. Akkoyunlu Cihangir'den kalma Zeynelabidin adıyla anılan bir camii ile Hz.
Muhammed'in berberliğini yapmış olan Selmani Pak'ın ziyaretgâhı da burada
bulunmaktadır. 1540 tarihli belgelerde "Mahalle-i İmam Zeynelabidin" ile
"Mahalle-i Doğan" adlarında mahallelerden bahsedilmektedir. 1567'den sonra Kale,
Şah Selman, Sürsar, İmam Kulu Nalband, Abdül Aziz Bin Albül Kerim adlarında yeni
mahallelere rastlanır. Denizden yüksekliği 1500 metredir. Yüz ölçümü 1177 km² ve
nüfusu da 49.671 dir. 67 köyü vardır.
|
Mardin Derik İlçesi
|
|
Yüzlerce yıl önce nice kanlar döküldü bu topraklarda; savaşlar, haykırışlar,
gürleyen cengaverlerin yiğitliklerinde sesleri göğe varan kılıçlar…Derik,
savaşlara, akınlara hakimiyet kavgalarına şahit olmuş, kutsal kitaplarda adına
yemin edilen zeytinin diyarı olmakla günümüze ulaşmıştır. Karacadağ’ın eteğinde kurulmuş olan Derik’te, Roma ve Bizans Dönemlerinde
altın çıkarıldığı bilinmektedir. Derik’in 15 km. batısında Hisaraltı Köyü
sınırları içinde, Artuklu Dönemi’nin en büyük yapıtlarından biri olan Rabat
Kalesi yer almaktadır 16.yy da bir kasaba merkezi olan Derik, Yukarı Derik
(Derik-i Ülya) ve Aşağı Derik (Derik-i Süfla) olmak üzere iki kısımdan oluşurdu.
2000 yılı Genel Nüfus Sayımına göre ilçenin nüfusu 20.663'tür. İlçeye bağlı
kasaba belediyeleri ve köylerin nüfusu 35.868'dir. Mevcut nüfusun %37’si şehir
merkezinde geriye kalan %63'ü ise kırsal kesimde yaşamaktadır.
Merkez ilçe dışında ilçeye bağlı belde belediyesi bulunmamaktadır.
Doğu, Batı ve Kuzey yönleri dağlarla çevrili olan ilçenin güney kesimleri
ovalıktır. Karasal iklimin egemen olduğu ilçede, faaliyette olan gölet ve
barajların sağladığı sulama olanaklarıyla pamuk tarımı da yapılabilmektedir.
İlçede zeytinciliğin yanı sıra bağcılık da yapılmaktadır. Tarımsal arazilerin az
olduğu dağlık kesimlerde yaşayan halkın başlıca geçim kaynağı ise
hayvancılıktır. İlçede birçok zeytinyağı imalathanesiyle sabun imalathaneleri
bulunmaktadır. 58 köyü vardır bu köylerin birçoğu zeytin üretmektedir.
|
Mardin Mazıdağı İlçesi
|
|
Şamrah eski adıyla bilinen Mazıdağı ilçesi, geçmişte Diyarbakır-Şam
güzergahında canlı bir merkez oldu hep… Duygularla sevginin sırt sırta verdiği
bakir toprakların ruhunu yansıtır her zaman.
Mazıdağı ilçesi, 9 Haziran 1937' de kurulmuştur. Şamrah, bu tarihe değin
Derik ilçesine bağlı bir bucak merkezi idi.
İlçenin tarihi Sümerlere kadar gerilere gitmektedir. 150 metrelik bir tepenin
üstünde bulunan Dermetinan Kalesi, Sultan Şeyhmus, Pir Hattap türbeleri ilçenin
önemli ziyaret yerleridir. Taş Devrinden günümüze kadar gelebilen Zambırhan ve
Aşrihan mağaraları bulunmaktadır. Kervanların bu mağaraları daha sonraları
konaklama amacıyla kullandıkları anlaşılmıştır. İlçenin batısında Şamrah Kalesi
namıyla anılan kalenin yanısıra Gümüşyuva Köyünde Bizanslılar tarafından bulunup
işletilen gümüş madeni ve bu madenin muhafazası için yapılan kale ve müstahkem
yerler, aynı yerde bulunan kilise kalıntıları, tarihi bir nitelik taşımaktadır.
2000 yılı Genel Nüfus Sayımına göre ilçenin nüfusu 13.452' dir. İlçeye bağlı
kasaba belediyeleri ve köylerin nüfusu 16.202' dir. Mevcut nüfusun %45' i şehir
merkezinde geriye kalan %55' i ise kırsal kesimde yaşamaktadır.
Merkez ilçe dışında ilçeye bağlı belde belediyesi bulunmamaktadır.
Kurak mevsim şartlarının hüküm sürdüğü Mazıdağı’nda Karaçay hayati bir önem
taşımaktadır. Fosfat tesisleri yörenin can damarlarından biridir. Eskiden beri
el sanatlarının önemli bir ekonomik değer olduğu ilçede, bu faaliyetlerin
yeniden canlandırılması amacı ile çalışmalar devam etmektedir. Tütüncülük,
arıcılık, bağcılık, kümes hayvancılığı ilçenin başlıca geçim kaynaklarıdır.
|
Mardin Ömerli İlçesi
|
|
Bereketli Hilal' de Mardin vazgeçilmez bir değerken; Dicle ve Fırat
Mezopotamya' ya egemenken mağrur coşkunlukla; Ömer' li zengin kültürel dokusuyla
Mardin' i bütünler sanki.. Ömerli İlçesi ve çevresi için elde edilen bilgilerin
en eskileri Asurlular' a aittir. İlçe merkezinde tarihi eser olarak Süryaniler'
e ait harabe halini alan bir kilise vardır.
Mozaik tabanlı evler, kuyumculuk sanayiinde kullanılan beyaz toz, Asur, Pers,
Bizans, Arap ve Osmanlı Devri' ne ait sikkeler, heykel ve heykelcik, kilden
testi ve küpler üzerindeki çeşitli motifler, resimler, süs eşyaları ilçenin
arkeolojik buluntuları arasındadır. Fafit(Beşikkaya Köyü) bu anlamda önemli bir
kaynaktır.
2000 yılı Genel Nüfus Sayımına göre ilçenin nüfusu 7.353' tür. İlçeye bağlı
kasaba belediyeleri ve köylerin nüfusu 8.609' dur. Mevcut nüfusun %46' sı şehir
merkezinde geriye kalan %41' i ise kırsal kesimde yaşamaktadır.
İlçeye bağlı belde belediyesi bulunmamaktadır.
Yakın tarihe kadar nüfusun tamamına yakın kısmı çiftçilik ve hayvancılık ile
geçinmekte iken, son yıllarda küçük el sanatları, taşımacılık ve ticaretle
uğraşın arttığı görülmektedir.
|
Mardin Midyat İlçesi
|
|
Tür-Abdin ( ibadet edenlerin diyarı- dağı) olarak nitelendirilen yörenin
sasaniler tarafından kurulduğu sanılmaktadır. Midyat'ta bizanslar döneminde
kurulmuş bazı kilise kalıntılarına rastlanmaktadır. Artukoğullarından kalma bir
tek camii ayakta kalabilmiştir. En önemli tarihi eserlerin başında ise Deyr-ul
Umur ( Mor Gabriel ) Manastırı gelir. Midyat'ın bir mahallesi iken gelişerek
genişleyen Estel'e sonraları hükümet binaları ile bir kısım resmi daireler
taşınarak önemi bir kat daha artmıştır. Midyat, Mardin-Cizre yolunun 80.
kilometresinde kurulmuştur. Denizden yüksekliği 950 metredir. Nüfusu 29.569...
Yüz ölçümü ise 1577 km² dir. Gercüş den geçen bir yolla Siirt' e bağlanır.
İlçede tarım, hayvancılık, bağcılığın yanı sıra kuyumculuk da, gümüş telkari
işi, ipek böcekciliği, ipek dokuma, bez dokuma gibi el sanatları yapılmaktadır.
Bir zamanlar çömlekçilikte bile yörede lider durumdaydı. Son yıllarda el
sanatlarında da azalmalar gözlenmiştir. |
Mardin Savur İlçesi
|
|
Yüz ölçümü 1049 km² ve nüfusu 6244 olan ilçenin tarihi, Mardin kadar
eskidir. Her Mardin'e yapılan saldırıda, Savur' da etkilenmiş tahrip edilmiş
ve ahalisi asırlarca çileli bir yaşam sürmüştür. Artukoğulları ila
Karakoyunlular döneminde sık sık el değiştirmiş ve en son olarak da
Safevilerden Mardin'in ( 1517'de ) Osmanlıların eline geçişiyle Osmanlı
topraklarına bağlanmıştır. Savur'un en gözde tarihi eseri Savur Kalesi'dir.
Bu kale Mardin-Savur-Midyat ve Hasankeyf ile Cizre kervan ve fetih yolları
üzerinde çok eski, statejik açıdan güçlü bir kaledir. Bu kale, Araplarla
Bizans'lılar arasında büyük çekişmelere neden olmuştur.
Mardin'e düzgün bir yolla bağlı olan Savur'un yeşilliği, bağları ve
bahçeleri bol suları ile de ünlüdür. Kavak ağaçlarının bol miktarda
yetiştirildiği bir ilçemizdir. Burada kısmet sulu ziraat yapılmakta, tahıl
üretilmekte ve küçük baş hayvancılık yapılmaktadır.Yüz ölçümü 1049 km² ve
nüfusu 6244 olan ilçenin tarihi, Mardin kadar eskidir. Her Mardin'e yapılan
saldırıda, Savur' da etkilenmiş tahrip edilmiş ve ahalisi asırlarca çileli
bir yaşam sürmüştür. Artukoğulları ila Karakoyunlular döneminde sık sık el
değiştirmiş ve en son olarak da Safevilerden Mardin'in ( 1517'de )
Osmanlıların eline geçişiyle Osmanlı topraklarına bağlanmıştır.
Savur'un en gözde tarihi eseri Savur Kalesi'dir. Bu kale
Mardin-Savur-Midyat ve Hasankeyf ile Cizre kervan ve fetih yolları üzerinde
çok eski, statejik açıdan güçlü bir kaledir. Bu kale, Araplarla Bizans'lılar
arasında büyük çekişmelere neden olmuştur. Mardin'e düzgün bir yolla bağlı
olan Savur'un yeşilliği, bağları ve bahçeleri bol suları ile de ünlüdür.
Kavak ağaçlarının bol miktarda yetiştirildiği bir ilçemizdir. Burada kısmet
sulu ziraat yapılmakta, tahıl üretilmekte ve küçük baş hayvancılık
yapılmaktadır.
|
Mardin Yeşilli İlçesi
|
|
Mardin ili ilk uygarlıkların ortaya çıktığı Mezopotamya bölgesinde
kurulmuş çok eski ve köklü bir tarihe sahip olan bir şehrimizdir. Bir Dağın
tepesinde kurulmuş olan Mardin harika bir doğa güzelliğine sahip, üzerine
kurulduğu dağlardan aşağıya göz alabildiğine uzanan bağ ve bahçelerle
bezenmiş yemyeşil Mezopotamya ya sanki bekçilik etmektedir. Mezopotamya çok verimli ve sulama imkanı bulunan topraklara sahiptir
insanın ilk gününden beri hep büyük öneme sahip olmuştur. Mardin il
sınırları içinde yapılan kazı çalışmaları sonucunda burada bulunan
kalıntılar Mezopotamya da çiftçilik ve hayvancılık M. Ö 8000 yıl öncesinde
başladığını doğrular niteliktedir. Mezopotamya sahip olduğu bu değerler
sayesinde bir çok uygarlıklar gelip buraya bu bölgeye yerleşmişlerdir.
Mardin ve çevresinin tarihi de sırasıyla bu topraklara sahip olup belli
bir süre hükmetmiş olan Subari, Sümer, Akad, Babil, Mitaniler, Asur , Pers,
Roma, Bizans, Araplar, Selçuklu, Artuklu ve Osmanlı uygarlıkları ışığında
gelişmiştir.
Mardin ilimizin kuzey doğusunda bulunan Mardin den 8 km uzaklıkta yer
alan 1991 yılında ilçe statüsünü kazanan Yeşilli(Rişmil) ilçesinin tarihi
sürecine bakıldığında Mezopotamya ve Mardinin tarihi gelişiminden kopuk
farklı bir tarihin ortaya çıkması beklenemez.
Verimli Mezopotamya ovasının ortasında yükselen, kalker ve lavlarla
örtülü bir dağın yamacındaki kent neredeyse bütün kültürlerin uğrak yeri
olmuştur. Kentin ve çevresinin doğum tarihi M.Ö 3 bin yılına dayanıyor. İlk
ve sonraki yerleşimciler söyle sıralanmaktadır. Subariler, Sümerler, Akadlar
, Hititler ,İran’dan gelen Midiler, daha sonra Asurlar, Urartular, Mitaniler,
Aramiler, Persler… 2. yy Romalılar Sasaniler ardından Bizanslılar 9 yy.
Hamdaniler 10 yy sonunda Mervaniler, 11yy Türkmenler, 12.yy Artuklular Haçlı
seferleri zamanında Eyyübiler sonra İlhanlılar Karakoyunlu ve akkoyunlu
beylikleri 16.yy Safeviler Osmanlılar ve nihayetinde de şimdi Türkiye
Cumhuriyeti . Mardin ve yöresi işte böylesine renkli zengin ve karmaşık bir
kültür birikimine sahiptir.
Ezan ve çan seslerinin birbirine karıştığı Mardin de bir çok tarihi cami
ve kilise yıllar boyu yan yana durmuş ve kentin kültür mozaiğini
oluşturmuştur. Bu sadece Mardin de değil Midyat’ta, Kızıltepe’de, Savur’da
Derik ve Yeşilli’de de görülebilmektedir.
Pers’lerin “Marde”, Bizansların “Mardia” Arablarda ”Maridin ”
Süryanilerde “Merde-Merdo-Merdi” şeklinde adlandıkları şehir Türklerin
yöreyi fethinden sonra “Mardin” olarak adlandırılmıştır.
Kısaca özetlemek gerekirse Yeşilli Mardin iline bağlı yeni ilçe olmuş,
Mardin’e en yakın ilçedir. Halk arasında ve bazı tarihi kaynaklarda
“Reşmil-Rişmil” olarak bilinmektedir. Mardin’in hemen kuzeydoğusunda yer
almaktadır. Osmanlılara kadar hiç ismine rastlanmadığı ve Osmanlıların eline
geçtikten sonra 39 hanesi olan küçük bir köy olduğu dikkate alınırsa
bağımsız bir Yeşilli tarihinden bahsetmek zor görünüyor. O nedenle ilçenin
tarihi bir anlamda Yeşilli’de yerleşimin olduğu günden itibaren Mardin’in
tarihiyle özetlenmesi şeklinde olması kaçınılmazdır |
|
|
|